Friday, May 25, 2012

CAMI


Benim bir oyunum var kendi kendime oynadigim. cok sikici buldugum ortamlari daha katlanilir kilmak icin icat ettigim bir kendimi eglendirme yontemiydi onceleri. Ilkokul ogretmenimle basladim bu oyuna, o masasinda oturup konusurken, onu konusan kocaman bir bukalemun olarak hayal ederdim. Her tenefus kosarak sinafa gelen kizi Banu’yu da tombul ve sevimli bir guvercin. Sonradan aliskanlik yapti ve hep bana eslik eder oldu insanlara baska bir karakter yakistirma oyunu. Simdilerde toplantilarda cokca siginirim arkasina, ve anlamaz insanlar neden ara sira sirittigimi, kimisi de siritarak karsilik verir, onlarin da kendi oyunlarini oynadigini dusunurum. Gecenlerde okudugum bir yazi bu oyun zannettigim seyin aslinda gercekten var olan bazi ozellikleri hissetmek oldugunu anlatiyordu. Himm… olay teoriklesiyor. O gunden beri uzerinde dusunmeye basladim ve bazi arkadaslarimin, tanidigim bazi insanlarin isimlerini listeledim. Ozellikle de bir karakter yapistirdiklarimin. Onlar hakkinda ne dusunuyorum, neden boyle dusunuyorum.. Bilseler ne derler :) Kendileri farkindalar mi? Ilkel ve bilge kabileler her hayvanin, her bitkinin, her varligin bir anlami ve beraberinde getirdigi bir ruhu olduguna inanirmis. Aslan gibi adam, yilan gibi tehlikeli, ayran gonullu,…:) deriz ya hani.
Cok sevdigim bir arkadasim, Lutfiye, muhtemelen okur bu yaziyi. Kendisini gumusi beyaz bir varliga benzetirim, varlik diyorum cunku isim bulamiyorum. Gorunmez bircok kolu var, bu kollardan herbiri on yuz bin yana yine gorunmez ipek salgilar yayiyor, sans eseri bile olsa eger onun alanina girmisseniz bu gorunmez iplerle hem ona hem de onun daha once kendisine bagladigi diger insanlara da baglaniveriyorsunuz. Bu baglar hem gorunmez hem gevsek, ozgurce hareket etmenize hicbir engel yaratmiyor ve aglarin merkezi diye de birsey yok, kim merkez olmak isterse bir cagri yapti mi, aglara dolasmis olan herkes bir anda o merkezin etrafinda harekete basliyor.. Bir tur beyaz tutkallik yani, toparlama, biraraya getirme, kaynastirma, hic on plana cikmadan.. Beyazligi da icindeki sevgiden.. O buluta giren hafifleyip yukzeliyor.. Jâmi (Cami) anlamina en cok onu yakistiyorum, birlestiren, kavusturan, butunlestiren, biraraya getirip kaynastiran demek Jâmi.. Ayrica Jâmi sozcugunde birtur sihir de var gibi geliyor bana, ne zaman kafam darmadaginik olsa, dusuncelerimi toparlayamasam, ne zaman yapacaklarimi planlayamaz durumda olsam, Jâmi’mi cagiririm. yetis yardimima dedim mi sasialcak bir sekilde dusuncelerim berraklasir, ucusan daginikligim derlenir toparlanir ve somutlasip cikar ortaya yapmak istediklerim. Notalarin bir araya gelip kulaga hos gelen bir muzige donusmesinde de Jami’nin eli vardir zannimca.. Sozcuklerin bir araya gelip bir roman olusturmasinda da oyle.. Icimizde jâmi, cagirdik mi yetisiveriyor..
Sevgiyle

No comments:

Post a Comment